Blogger Favicon Değiştirme

Evet blogger kullanıcıları, blogger faviconundan sıkılmış olabilirsiniz.Daha güzel, kendinize özgü bir simge yerleştirip kullanmak isteyebilirsiniz.Bunları isteyenler doğru yazıyı okuyorlar.Geçen yıl Blogger kapatılmadan önce <head> tagı altına aynı alttaki koda benzeyen bir kod ekleyip faviconumuzu  değiştirebiliyorduk.Hatırlıyorsanız Blogger, çok kısa süreliğine kapanmıştı.O kapanma sürecinde yapılan işlemlerde favicon bindiremez olduk.Yeni bulunan bu teknikle rahat ve kesin bir şekilde küçük simgenizi yerleştirebilirsiniz.Hadi başlayalım.

Başlangıç
-----------------------------------
</head> kodunu bulunuz ve hemen öncesine aşağıdaki kodu yapıştırınız.

<pre class="brush:css"><link href="Resim%20Adresi" rel="shortcut icon">

Resim adresi yazan yere linki yapıştırın.İşlem tamamdır, selametle...
Devamını oku "Blogger Favicon Değiştirme"

Sınavlarla boğuşmak

Yorgunum, uykusuzluk almış başını gidiyor.Gece birlere kadar çalışmak yoruyor... Sabah yedi de kalkmak günde iki sınava birden girmek zorluyor.Genede düşünüyorum.Eninde sonun da bitecek bu sınavlar.Stres kalmayacak, rahatlıktan biryerlerimize ineler batacak.Bu zamanlarıda gördük, göreceğiz.

Blog'a yazı yazamama gibi bir sıkıntı içindeyim.Belirttiğim gibi sınavlar çok.Aslında bunu bize yaşatanlar öğretmenler oluyor.Bu sınavları aynı haftaya toplamak değil de, her konu bitimlerinde "quiz" tarzı sınavlar yapılıp hem öğrenciyi rahatlatmak hem de konuyu pekiştirmek daha rahat olur.O kadar işin arasından bu yazıyı yazıyorum şuan.Yarın sınavım yok ve rahatım, değerlendirilecek uzun bir gündeyim.
Devamını oku "Sınavlarla boğuşmak"

Yaşayan fosiller ve evrim teorisi


Darwin'in evrim teorisini bilirsiniz. Ona göre insanlar maymun soyundan gelmişlerdir.Bana göre kesinlikle yanlış olan bu teori, şuanki olaylara bakılırsa yüz tutmaya başlamış durumda.Yaşayan fosil olarak günümüze aktarılan fosiller ya müzelerde ya da özel bölümler de, özel koşullar da saklanmakta.En son Endonezya açıklarında deniz derinliğini 161 m olduğu bir alanda "Coelacanth" adı verilen yaşayan fosil balık görülmüş.Bu balığın ilk görüntüsüymüş.Balığın üzerinde yapılan deneylere göre bu balığın yaklaşık olarak 400 milyon yıldır değişikliğe uğramadığını izlenimleri saptanmış.Darwin teorisinin bir kez daha başarısız olduğunu bu bilgilerden de görebiliriz.

Devamını oku "Yaşayan fosiller ve evrim teorisi"

Farklı bir bakış...

İnternette dolaşırken düşündürücü, şaşırtıcı ve ilgi çekici bir yazı buldum.Tamamen okumanız gereken kısa pragrafta, doktorluğun zorluklarını bir okuyuş da anlayacağınızdan eminim.

Dünyanın en iyi kalp cerrahı; Michael DeBakey'in arabası bozulmuş ve arabasını servise götürmüş.Tamirci arabanın kaputunu açmış ve Michael DeBakey'e dönerek:


Size birşey soracağım neredeyse ben ve siz aynı işleri yapıyoruz. Mesela ben şimdi itina ile kaputu açacağım bir bakışta problemin nerede olduğunu anlayacağım, kapakçıkları temizleyeceğim, gerekirse kabloları, motor yağını değiştireceğim, hatta çok gerekli ise motoru çıkarıp yerine yenisini takacağım! Söylesenize nasıl oluyor da siz milyon dolarlar kazanıyorsunuz ama ben meteliğe kurşun atıyorum?
Bunun üzerine Dr.DeBakey tamircinin kulağına eğilmiş ve şöyle demiş;

Bunların hepsini motor çalışıyorken yapmayı denesene!
Devamını oku "Farklı bir bakış..."

Prince of Persia: The Sands of Time {+}


Genelde tanıttığım filmleri hep olumlu yorumluyorum.Olumlu yorumlamamın sebebi ise gittiğim filmin bir adı, bir duruşu olduğundandır.

Pers prensini oyunlardan tanırsınız.Ubisoft'un bence en iyi oyun serisinden biri olan "The Prince of the Persia"  gerilim ve aksiyon dolu sahneleriyle oyuncuyu PC başına toplamıştı.


Şimdi ise filmi çıkan yapıtı çok beğenmesem de, tüm film severlerin izlemesini öneriyorum.Çok beğenmememin sebebi: Oyuna daha çok bağlı kalınabilir, efektler daha çekici bir hale getirilip, izleyiciye sunulabilirdi.


Devamını oku "Prince of Persia: The Sands of Time {+}"

Sponsorum ve İnternet Ailem


Forumlara merak saldığım 2009 yılının başları.İnternette hem bana yardımcı olabilecek hemde barına basıcak bir aile arıyorum.Aramamın sonucun da o büyük yuvayı buluyorum.Yuvadan ziyade abim olarak sayıp sevdiğim Hayati abimle tanışıp paylaşıma, aileye katkıda bulunmaya başlıyorum.Bir süre sonra yetki alıyorum, gitgide ilerliyorum ve Admin Yardımcısı olarak görevime devam ederken dersler, görevler v.s, o büyük aile ile kısa süreliğine bağlarımı kopartmak zorunda kalıyorum.Tabiki tamamen kopamayacak o bağlar belirli bir süre sonra kendini yeniliyor ve hayata dönüyor.Bu bağlarımı koparamadığım forumun adı "H@y@L3TURK"

Her konuda içeriğin bulunduğu "H@y@L3TURK" forumu, size hiçbir forumdan alamadığınız yardımı ve aile içtenliğini sağlayacağınızdan emin olun.

Sevgili Hayati abim, bloguma sponsor olmayı hiç terettüt etmeden kabul etti.Bana güveninden dolayı çok teşekkür ediyor, sevgi ve saygılarımı iletiyorum.

Anasayfa:http://hayaleturk.fforum.biz/
Forum:http://hayaleturk.fforum.biz/forum.htm
Devamını oku "Sponsorum ve İnternet Ailem"

Okudum: Cam Ev


Kitaptan çıkardığım geniş özet: Claire Denvers, 16 yaşında, sınıf atlamış ve Morganville'de üniversite de öğrenim gören bir genç kızdır.Fakat okul sosyetelerinden biri olan Monica'yı küçük düşürdükten sonra tüm hayatı değişir.Monica ve grubu Claire'yi öldürmeye çalışırlar, ama Claire, ölümü ağar sıyrıklarla atlatır.Ölüm korkusun dan dolayı birdaha yurtta kalmayacaktır.Bir kaç eşyasını alır ve bir ev bulur.Bu evde zar zorda olsa kalmayı başarır.Evdeki arkadaşları Eve, Shane ve Michael normal bir grup arkadaş olarak görünselerde, normal olmayacak kadar değişkendiler.Ne kadar değişken olurlarsa olsunlar Claire'i geceleri Vampirlerden koruyacaklar onlardı.

Kitabın Adı:Cam Ev
Yazarı:Rachel CAINE
Devamını oku "Okudum: Cam Ev"

Temada Düzenleme

Yapmayı planlayıp da yapamadığım.Uzun süreceğini düşündüğüm, tema düzenleme işlemini bir buçuk saatte tamamlamış bulunmaktayım.

Özelliklerine baktığımızda pek bi değişiklik yapmasamda genel olarak yaptığım değişiklikler:

  • Temanın siyah rengi bol hali geride kaldı.Bol mavili açık renk yaza uygun bir hal aldı.
  • Header'daki "KİP10" yazısının yerine logo koydum.
  • Yandaki menülerin rengini değiştirdim.
Genel olarak değişen özellikler bunlar.Olumlu yada olumsuz yorumlara açığım.Sağlıcakla kalın...
Devamını oku "Temada Düzenleme"

Dünyanın ölümsüz tek canlısı."Turritopsis Nutricula"


Onun adı "Turritopsis Nutricula". Onu diğer canlılardan ayıran en büyük özelliği sonsuza kadar yaşaması.

Aslında bu canlının ölümsüz olduğu bir raslantı sonucu anlanmış.Su dolu bir akvaryuma konulan, ilginç hayvan bir süre orada kalmış ve unutulmuş.Sonrasın da suyu kurumuş ve canlı hareketsiz kalmış.Bilim adamları öldüğünü düşündükleri Turritopsis Nutricula aslında ölmediği, kendini korumaya almak için yumurta şeklini aldığı görülmüş.

Kısacası bu ilginç canlı, kendini tehlikede gördümü yumurta halini alıyor ve kendisini çocukluk evresine geri gönderiyor.Bu döngü sınırsız olabiliyor ve Turritopsis Nutricula'e ölümsüzlük kapıları açılıyor.

Ancak, Turritopsis Nutricula bir köpek balığının kurbanı olursa yani fiziksel yollarla ölürse, malesef ölümsüzlüğü bir işe yaramıyor.
Devamını oku "Dünyanın ölümsüz tek canlısı."Turritopsis Nutricula""

Uzaylılar


Uzaylılar...Anlamak, kavramak, düşünmek ve zaman ayırmak.Bu temel öğeleri yerine getirip uzaylılar hakkında yeterince bilgi yeterince deneyim elde edebilirsin fakat edindiğin bilgilerin boş çıkması üzücü bir durum olarak görünse de, bir gün varlığı kanıtlanıcak olsa, eline harika bir koz olarak geçer bu deneyimler.Küçüklüğümde  "uzaylı" denilen karakterden korkardım.Tabiki şuan öyle bir durum söz konusu değil.Korkarak bir yere varılamayacağını anlayacak yetişkin bir genç olmuş durumdayım.Daha derin benim korkularıma girmeden uzaylılara geri dönelim.

Evren sonsuz, yıldızlar milyonlarca.Mantıken doğru olmayan, güneşin bir tane olarak düşünülmesi ve böyle nakledilmesi.Evrenin sonsuz oluşu ve böyle devasa bir evren de tek bir güneş sisteminin olması...Düşünülemez, düşünülmemelidir.

Daha derine inersek evrende milyonlarca güneş sistemi var.Suyun ve güneş sisteminin olduğu her yerde de yaşam varsa; illaki bizden başka yaşayan canlılar vardır.Bunlara uzaylı mı denir ? Büyük kafa mı nedir ? bilinmez.
Devamını oku "Uzaylılar"

Blog yazmak...

Blog yazma sebebi insandan insana değişken bir etken.Birisi yazmayı sever, birisi paylaşmayı, bazısı ise hepsini katarak blog yazar (istisnalar da var).Benim blog yazma sebebim kendimi ifade edebilmek ve bildiğim bir miktar bilgiyi okuyucularıma aktarmak.Sadece bunu istiyerek, sadece bunu düşünerek yazıyorum şuan bu yazıyı.Herkesin bir bloga sahip olduğu bu teknoloji döneminde yazalım, yazalım ve daha çok yazalım.
Devamını oku "Blog yazmak..."

Yılanların dili neden çatal şeklindedir ?

Yılanlarda ve genel olarak sürüngenlerde dil, koku almayı sağlıyor.Bu duyu kimi zaman onlar için görme duyusundan da önemli.Dilin çatallı olması ile çift taraflı koku alıyor ve yılanın avını yakalaması daha kolay oluyor.Genelde dilin çatallı olması yılanın zehirli olmasından kaynaklandığı söylenir ama zehir yılanın tükürük bezlerinde üretilir ve kanallar yardımıyla dişlere aktarılır.Bu yüzden yılanın size dil atmasının zararı olucağını sanmıyorum :D.Ancak yılan ısırdığında veya bazı kobraların yaptığı gibi tükürdüğünde zehir düşmana aktarılır.


Bir Anakonda yılan türü

 
Devamını oku "Yılanların dili neden çatal şeklindedir ?"

NTV'de Hayat(Life) var.



Uzun zamandır takip ettiğim yapımı BBC'nin olduğu bir çok belgeseli izledim, hepsi harikaydı.Gene BBC'nin yapımını üstlendiği NTV'de yayınlanan Life tüm belgesel sevenleri ekran başına toplayacak gibi görünüyor.Hayat belgeselinde bitkiler ve hayvanların nasıl hayatta kaldıklarını anlatan  50'şer dakikalık 10 bölümden oluşan bir belgesel.

Seslendirmede ki İsim


"Hayat" belgeselinin seslendirmesini "EZEL" dizisinin usta oyuncusu Tuncel Kurtiz şiirsel anlatımıyla ekranlara gelecek.





Ayrıntılı Bilgi:http://www.ntvmsnbc.com/id/25088166/
Devamını oku "NTV'de Hayat(Life) var."

Neden tüylerimiz diken diken olur ?

Tüylerimiz genelde üşüme, heyecan, korku, hiddet ve ürperme gibi stres koşulları altında dikleşir.Tüylerin dikleşmesini sağlayan fizyolojik mekanizmalar, hipotalamus veya limbik sisteminin uyarılarıyla harekete geçen sempatik sinir sisteminin etkisiyle kendini gösteriyor.Sempatik sinir sistemi refleks mekanizmasıyla, uyarılara tepki olarak derideki kıl köklerine tutunmuş bazı kasların kasılmasını sağlıyor ve kıllar dikleşiyor.Hapşırma eyleminde vücut kısa süreli ani bir stres yaşadığından, tüylerin hapşırmayla diken diken olması da aynı fizyolojik nedenler ile açıklanabilir.
Devamını oku "Neden tüylerimiz diken diken olur ?"

Iron Man 2 {+}


Yazıya başlamadan önce onayladığım filmde başlıkta "+" işareti onaylamadığıma ise "-" işareti koyacağım hatta koymuş bulunmaktayım.İyi bir film yorumcusu olmasamda hislerime güvenerekten yazıma devam ediyorum.

İron Man birinci filmiyle büyük ilgi toplamıştı hatırladığıma göre.İkinci filminden de böyle bir gişe bekleniyordu ve hala da beklenmekte.Ben filme vizyona girdikten bir gün sonra gittim ve çok beğendim.Modelleme,uçuş efektleri v.b öğeler gerçekten harikaydı.Fakat bazı negatif etkenleri de söylemeden geçmeyeceğim.Bence konusu daha değişik olabilirdi.Değişik olmasından kastım daha net olması, izleyiciye konuyu daha iyi aktarması.Ben o kadar dikkatli izlememe karşın genede anlamadığım noktalar oldu.Yazıyı film müziklerinin adı ve trailer'la bitiriyim.Sağlıcakla kalın...

AC/DC: Iron Man 2
1. Shoot to Thrill
2. Rock ‘N’ Roll Damnation
3. Guns for Hire
4. Cold Hearted Man
5. Back in Black
6. Thunderstruck
7. If You Want Blood (You’ve Got It)
8. Evil Walks
9. T.N.T.
10. Hell Ain’t a Bad Place to Be
11. Have a Drink on Me
12. The Razor’s Edge
13. Let There Be Rock
14. War Machine
15. Highway to Hell

Devamını oku "Iron Man 2 {+}"

Kaos'un Adı Sıtma

Sivrisinekler aracılığıyla yayılan, yılda yaklaşık yarım milyarı etkileyen sıtma hala insanlara zarar vermeye devam ediyor.Sıtmayla mücadelenin tek bir yolu var o da "artemisinin" adlı kimyasal maddeden geçiyor.Bu ilaç, doğada çok yavaş büyüyebilen ve belirli koşullarda yetişebilen tatlı pelin ağaçlarından elde edilebiliyor.California Üniversitesi'nden Jay Keasling ve ekibi,bira yada ekmek yapımında kullanılan mayayı ana gövde olarak alıp 12 genle oynayarak kolayca artemisinine dönüştürebilecek bir kimyasal üretiyorlar.Fıçılar dolusu maya hücresi kimyasalı sentezliyor ; hücreden dışarı çıkan kimyasal da ilaca dönüştürülüyor.Keasling'e göre bu süreç kitlesel üretim için uygun hale getirilebilirse, üretim maliyeti her doz için on kat düşerek 25 cent'e inecek.Keasling'in bir sonraki hedefi, biyolojik olarak bozunabilecek plastik üretebilmek.
Devamını oku "Kaos'un Adı Sıtma"

KİP10 Hakkında

Kısaca Ben Kimim ?

Trabzonda doğdum...

Anlamı nedir KİP10'un

Knowledge is Power ( Bilgi Güçtür)

Paylaşım İlkeleri

Site içeriğinde bulunan haber veya makalenin bir kısmı veya tamamı kaynak gösterilmek şartıyla izin alınmaksızın paylaşılabilir. Ancak, Creative Commons tarafından lisanslı içeriğin tüm hakları Mertplvn'a aittir ve Mertplvn başka bir yayın organında kullanılan içeriğin bir kısmının veya tamamının kaldırılmasını herhangi bir neden belirtmeksizin talep edebilir.

 KİP10
Blogcu: Mert Pehlivan "Mertplvn"
Alt Yapı: Blogger
Tema: Renkli V1
İletişim: mertpehlivan061@gmail.com
Copyright © 2010
Devamını oku "KİP10 Hakkında"